Yeni doğan bebeğinizin beslenmesine sıra gelince önünüzde üç seçeneğiniz bulunur: Em­zirme, biberon ya da bu ikisinin bir bileşimi.
Bir kuşak önce emzirme birçok batılı anne için birstandart seçenek konumunda değildi. Gönümüzde ise artık güncellik kazanmış bir-yöntemdir ve çokları tarafından,besleyicilik avantajları ve anne çocuk bağlanmasına olan katkıları nedeniyle ideal besleme yöntemi ol­duğuna inanılmaktadır.
Buna rağmen, emzirme yöntemini seçen bazı kadınlar bu yöntemin sunabildiğinden da­ha fazla esnekliğe gereksinme duymaktadırlar.Sağma yöntemi için uygun yöntemi doktorunuzdan öğrenmelisiniz. Ya da mama kullanabilirsiniz. Ancak mamanın günde bir ya da iki kezden fazla verilmemesi salık ve­rilir, aksi takdirde süt üretiminiz azalacaktır.
Birçok ana babanın tercih ettiği ve doktor­ların da salık verdiği yöntem, beslenme prog­ramını yeni doğan bebeğin yapmasına izin ve­rilmesidir ve en azından bir dereceye kadar. Bu yöntem bebeklerdeki farklılıkların dikkate alın­mış olmasına olanak sağlar. Birçok yeni doğ­muş bebek her 4 saatte bir beslenmekten memnun olurken, diğer bebekler her 2 ya da 3 saatte bir beslenmek isteyebilirler.
Bebeğinizin beslenme programı her 3 saat­te bir beslenmesini öngörüyorsa bile kurallar aniden değişime uğrayabilir. Bebek beslenme aralarını 2 saatte bire indirebilir. Özetlersek, anne bebeğin ilk ayında beslenme zamanların­da bir takım iniş çıkışlara hazırlıklı olmalıdır.
Meme emen birçok çocuğa ilk emme ola­nağı doğumdan hemen sonra tanınır. Bir anne­nin sütü her ne kadar göğüslerini doğumdan sonraki üçüncü güne kadar tam olarak dol­durmazsa da, anne ile çocuk arasındaki bağ­lanma böyleme kolaylaştırılmış olur ve bebe­ğin, bazı hastalıklara karşı kurulmasında yararlı olduğuna inanılan limon renginde bir göğüs sı­vısı olan annesinin ön sütünün (kolostrom) sunduğu sağlık avantajlarından yararlanması sağlanır.
Bebeğinizi emzirerek besleme yolunu se­çerseniz, anne sütünün mamadan daha kolay sindirildiğini, bu nedenle de çocuğunuzu, bibe­ronla besleyen bir anneden daha sık besleme­niz gerekeceğini bilmelisiniz. Başlangıçta bebe­ğinizi 3 saatte bir ve bazen de 2 saatte bir em­zirmek zorunda kalırsanız şaşırmayın.
Emziren bir anne için gevşemeyi öğrenmek önemlidir. Bu sayede göğüslerinizin süt ile do-lamsını sağlayan refleks yeteneği gelişir. Rahat olduğunuzdan emin olarak rahat bir sandalye­ye, tercihen bir koltuğa uzanın ya da oturun. Bebeği, yüzü göğsünüze yakın olacak şekilde bir kolunuzla rahat bir biçimde destekleyin. Meme başının bebeğin burnunu kapamaması­na dikkat edin.
Her meme başına gerekecek emzirme sü­resi değişir. Çoğu doktor emzirmeye yavaş ya­vaş başlamanızı salık vermektedir. Bebe başına beş dakika genellikle uygun bir başlangıçtır. Her seansta en az bir göğsünüzün boşaldı­ğından emin olun. Aksi takdirde göğsünüzün yeniden dolması için gereken uyarım sağlan­maz.
Başlangıçta, emziren bir annenin memeleri ağrıyabilir. Meme başlarınızı mürfıkün oldu­ğunca kuru tutun. Ufak miktarlarda lanolin sür­mek (emzirmeden sonra, asla önce değil) çat­maları önlemeye yardım edebilir.
Emzirmeyi seçmişseniz sizin kendi diyetiniz de önem kazanır. Bir doktor tarafından veril­medikçe ilaç almamaya dikkat edin. Sigara iç­mekten ve aşırı alkol almaktan kaçının. Emzir­me sürecinde iken perhize başlanmamalıdır. Bebek emziriyorsanız fazladan yüzlerce kalori­yi süt üretimi için kullanıyorsunuz demektir.
Biberonla beslenen bebeklerin çoğu, ilk-beslenmelerini doğduktan sonra 6 saat içinde alırlar. Biberonla beslenen bir bebek, bir hafta­lık olduktan sonra 24 saatlik bir süre içinde muhtemelen altı ile dokuz arasında beslenme seansına gereksinme duyacaktır.
Biberon vermek için seçilecek oturma şekli de emzirmedekine benzer. Bir biberon asla-uzaktan bebeğe doğru tutulmamalıdır. Bunun yerine, bebek yakından tutularak mamanın verilmesi için gereken zaman harcanmalıdır.
Mama vücut sıcaklığına kadar ısıtılmalı ve sıcaklık, biberonun bileğe biraz bastırılması ile denenmelidir. Dikkat edilecek önemli bir hu­sus, biberonu mikrodalga fırınında ısıtmayın. Mama aşırı ısınarak bebeğin ciddi şekilde yan­masına neden olabilir. Bir biberon verme sean­sı, bebeğin istek ve yeteneğine bağlı olarak 5 ile 25 dakika arasında değişebilir.Doğumdan hemen sonraki dönem, bebeğin beslenmesine ilişkin sorunlarla dolu geçebilir. Belki de bebeğiniz meme veya biberonu iste­meyerek ya da sizin almasını istediğiniz kadar besini almayacaktır. Belki de bir beslenme se­ansının ortasında uyuyakalacak ve daha sonra uyanıp ağlayarak beslenmek isteyecektir. Bazı bebekler de kilo alma güçlüğü çekerler.
Belirgin bir beslenme sorunuyla karşılaşıldı­ğında atılacak önemli bir adım, yeni ana baba için kendini rahatlatmak olacaktır. Bebeğiniz bir ya da iki günü emmeden geçirirse açlıktan ölmez.

Comments

0 Response to 'Yaygın Beslenme Uygulamaları'