Gebelikte Tıbbi Sorunlar
Şekerli anne için, hastalıkla ilişkili riskler enfeksiyon, doğum sonrası kanama, kalp ve akciğer sorunları ve şeker hastası olmayan an­nelere göre 4 kat fazla preeklampsi.Normal olarak, bir kadının hamile kalabile­ceği bir yaşta ortaya çıkan şeker hastalığı insü­lin tedavisini gerektirir.
Bazen şeker hastası olmayan kadınlarda hamilelik sırasında gebelik şekeri denilen bir hastalık ortaya çıkar. Şeker hastalığının bu biçi­mi de dikkatli kontrolü gerektirir, ama insülin enjeksiyonunu gerektirmez, genellikle bebek doğduktan sonra geçer.
Şeker hastasıysanız, riskin yüksek olduğu gebeliklerde uzmanlaşmış bir doğum uzmanı­na başvurun. Daha önce 4 kilodan fazla gelen bir bebeğiniz olduysa, ölü doğum yaptıysanız, ailede şeker hastalığı varsa ya da idrarınızda şeker çıkarsa, doktorunuz şeker hastalığı için bir tahlil yapar.
Şeker hastası hamile kadın, kan şekerini denetim altında tutmak için katı bir diyet uy­gulamalıdır. Bu etkili olmazsa, insülin iğneleri gereklidir, şu anda mevcut kan testleri, diye­tin ve kan şekerinin ne kadar iyi kontrol edildi­ğinin belirlenmesine olanak sağlamaktadır. Şe­kerinizin sıkı bir denetimiyle, bebeğinizin he­men hemen normal boyutlarda doğması bü­yük bir olasılıktır. Bazen bebek çok büyük ol­duğu için ya da rahim ortamı bebek için zararlı hale geldiği için sezaryenle erken doğum ge­rekli olur.Yüksek tansiyon hamilelikte sık görülen ve potansiyel olarak tehlikeli bir sorundur. Yüksek tansiyonu olan annelerin bebekleri ge­nellikle daha küçüktürler ve daha küçük pla­sentaları vardır. Cenin ölümü oranı genel nüfu­sa göre daha yüksektir.
Bazı kadınlar doğal olarak yüksek tansiyon­ludur; bazılarında kan başmandaki bu ani yük­selişten hamilelik sorumludur.
Yüksek tansiyonunuz olduğu halde şika­yetiniz olmayabilir. Durum her doğum öncesi muayenesinin bir parçası olan rutin kan basın­cı kontrolü sırasında kolaylıkla teşhis edilir.
Tansiyonu çok yüksek olmayan kadınların genellikle hamilelikte büyük sorunları olmaz. Bazılarında, kan basıncı artmaya devam eder, sıvı vücutta birikmeye başlar ve idrarda prote­in bulunur. Buna preeklampsi denir ve genel­likle hamileliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkar. Ardından havale nöbetleri eklenir (ek­lampsi)Bu Çoğu kadın hamileliği önemli şikayetleri olmadan geçirir.
Ancak kadınların küçük bir bölümü için, bu 9 aylık deneyim sorunsuz değildir. Şeker ya da yüksek tansiyon gibi kronik bir hastalığınız varsa, kendinizin ve bebeğin sağlığı için hami­leliğiniz boyunca özel dikkat gösterin. Hamile­lik sağlıklı bir kadını hastalığa karşı bağışık hale getirmez. Hamile olmadan önce sağlıklı olan bazı kadınlarda 9 ay içinde hastalık gelişmek­tedir.
Bu kısım, hamileliği güçleştiren en genel sorunları ele almaktadır.
Şeker hastalığı bir kadının hamile kalması­nı önlemez, ama 1922'de insülinin bulunmasın­dan önce şeker hastalarının çoğu doğuramayacak durumdaydı. Hamile kalanlar ya çocuğu aldırıyor ya da hamilelik sırasında ölüyorlardı. Daha sonraki yıllarda, sonuç şeker hastası ka­dınlar için o kadar kötü olmadığı halde, bebek­leri için durum yine de iyi değildi.
Bugün bir şeker hastasıysanız, değerinin dikkatle ölçülmesi ve insülin enjeksiyonlarının uygun bir şekilde ayarlanması yoluyla kan şe­keri konsantrasyonunuzun sıkı bir denetim al­tında tutulması koşuluyla, sağlıklı bir bebeğe sahip olma şansınız çok yüksek . Bu denetim olmazsa, fazla kan şekeri plasentaya gider ve ceninin kan şekeri miktarında bir artışa neden olur. Bu da, bir büyüme hormonu olan insülini üretmek üzere cenin pankreasını harekete ge­çirir. Şeker hastalığı kontrol altında olmayan annelerin bebekleri çok büyüktür ve bu, sancı­ları ve doğumu zorlaştıran tipik bir özelliktir. Daha fazla doğum kusurları olmaktadır ve şe­kere eğilimlidirler.
hayati bir tehlike demektir ve anne ile çocu­ğun ölümüyle sonuçlanabilir.
Bu nedenle yüksek tansiyonun denetlen­mesi önemlidir. Bu, sık sık muayene olmak, böbreklerinizin doğru çalışıp çalışmadığını be­lirlemek için kan ve idrar testleri yaptırmak ve bebeğinizin uygun gelişip gelişmediğini değer­lendirmek için tekrar tekrar ultrason çektirmek anlamına gelir.
Bazen yatak istirahati öğütlenir. Kan basın­cınız çok yüksekse, ilaç önerilebilir.Astım yetişkinlerin yüzde 3'ünü etkileyen kronik bir solunum hastalığıdır.
Hamilelik sırasında astımın seyrini öngör­mek zordur. Bazı kadınlarda hastalık hamilelik­le birlikte kötüleşir, bazılarında iyileşir, diğerle­rinde ise pek değişmez.
Astımınız varsa, hamilelik sırasında solu­num enfeksiyonlarına daha eğilimli olabilirsi­niz. Hamileliğin duygusal stresi nöbetlerinizi şiddetlendirebilir. Ancak, astımlı kadınların ço­ğu bebeklerini güvenli bir şekilde taşıyabil­mektedirler.
Astımı olan birçok kadın ilaca ihtiyaç du­yar. Astım ilaçlarının çoğu hamilelikte kullanım için güvenlidir. Ama, çok miktarda iyodür içe­ren ilaçlardan kaçının; uzun süre alındığında bu ilaçlar bebeğinizin tiroid bezinde sorunlara yol açabilir.Kalp rahatsızlıkları tüm hamile kadınların yüzde 1 kadarında ortaya çıkar. Potansiyel ola­rak ciddi bir komplikasyon olduğu halde, kalp rahatsızlığı olan kadınların birçoğu başarılı ha­milelikler geçirmekte ve sağlıklı bebeklere sa­hip olmaktadır.
Hamilelik kalbinizin ve diğer organlarınızın aşırı çalışmasına neden olur. Bu nedenle, daha önceden bir kalp rahatsızlığınız varsa, bu fazla yük kalp yetmezliğine neden olabilir. Özellikle kapakları içeren bir kalp sorununuz varsa hamile kalmadan önce hamileliğin risklerini mutlaka doktoru­nuzla görüşün.
Genel olarak, diğer açılardan sağlıklıysanız ve kalp yetmezliği belirtisi yoksa, muhtemelen başarılı bir hamilelik geçirecek ve sağlıklı bir bebeğe sahip olacaksınız.
Aşırı kilo alma, aşırı su tutulması ve ane­mi, kalp rahatsızlığı olan bir kadın için özellikle tehlikeli olabilir ve bu sorunlardan kaçınmak için mümkün olan her şey yapılmalıdır. Bazı durumlarda hamileliğin bir bölümünde yatak istirahati önerilebilir.
Nöbetler (epilepsi) , ilaçla denetlendiğinde genel olarak hamileliği etkilemezler. Ancak ha-
mileliğin başlarında ağır mide bulantısı ve kus­ma antikonvülsan ilaçlarınızı almanızı engelle­yebilir. Bu da, nöbet riskini arttırabilir.
Nöbetleri denetlemeye yönelik ilaçlar nadi­ren doğum kusurlarına yol açarlar ve erken doğum, düşük doğum kilosu ve bebek ölümü riskini arttırırlar. Bazı ilaçlar diğerlerinden daha kötüdür, bu nedenle nöbetli bir rahatsızlığınız varsa ve hamileliği düşünüyorsanız, bu tür ra­hatsızlıkların tedavisinde deneyimli bir doktora başvurun.
Cilt sorunları sıkıntı yaratmakla birlikte ge­nellikle hamilelik sırasında bir risk oluşturmaz­lar, şiddetli kaşıntı (pruritus) olduğunda genel­likle bütün vücutta olur. Pruritusun bir biçimi genellikle karnın çevresinde görülen ve sonra kalçalara, kaba etlere ve üst kollara yayılan küçük kırmızı lekeler olarak belirir.
Pruritus varsa kaşımaktan kaçının, çünkü enfeksiyona yol açabilir. Bölgeyi yumuşak bir sabunla yıkayın. Şikayetiniz fazlaysa doktoru­nuz kortizonlu bir merhem önerebilir (bkz. Ka­şıntı).
Pruritusun ilk hamilelikte ortaya çıkması daha büyük olasılıktır.
Hamilelik sırasında vücudunuzda sık sık renk değişiklikleri olur. Yüzünüzde ya da vü­cudunuzun başka yerlerinde kahverengimsi le­keler farkedebilirsiniz. Yüzdeki renk değişikliği, bazen hamilelik maskesi olarak adlandırılır.
Bu lekeler genellikle ama her zaman değil bebek doğduktan sonra kaybolur.
Risk Faktörleri ve Gebelik
Hiçbir zaman garantisi yoktur, ama hamile kadınların büyük çoğunluğu zamanında ya da yakın bir zamanda sağlıklı, normal bebekler doğururlar.
Ancak bazı faktörler düşük, ölü doğum, ra­him içi büyüme geriliği ve erken doğum gibi hamilelik komplikasyonları riskini arttırma eği­limindedir.
Bu faktörlerin bazıları yaş gibi büyük ölçü­de bizim denetimimizin dışındadır. Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımı gibi diğer faktörler­den kaçınmalısınız.
Yaş özel bir dikkat gerektiriyor, çünkü gü­nümüzde birçok kadın hamileliği 30'lu, hatta 40'lı yaşlara erteliyor. Bu ne kadar güvenlidir? Yine, 35 yaşından büyük sağlıklı kadınların bü­yük çoğunluğu sorunsuz hamilelikler geçir­mektedir. Bu kadınların çoğu hamileliğini plan­ladığı için, genellikle motivasyonları çok yük­sektir ve kendilerine özellikle iyi bakarlar.
Ancak anne ve çocuk için risk artmaktadır.

Comments

0 Response to 'Gebelikte Tıbbi Sorunlar Nelerdir'